Jigging Tekniği İle Balık Avı
JIGGING - DİKEY SEYİRTME
Uzun süredir Avrupa’da kullanılmasına rağmen, ülkemizde birkaç yıldır yapılan
bir av türü, Jigging. Yani dikey sırtı.
Bu avda da hedef yine yapay balık, silikon balık ve ahtapotlardaki gibi avcı
balıklar. (Akya, Sinarit, Orfoz ailesi vb.)
Buradaki amaç daha sonra çeşitlerini tanıtacağım, farklı ağırlıklarda olan
jiglere, kaçan ya da yaralı balık hareketi yaptırarak avcı balığı cezp etmek.
Birkaç farklı stilde yapılan bu hareketler, bazen hızlı şekilde 2-3m çekip,
bekleyip tekrar çekerek, bazen kısa mesafelerde hem çekip hem kamışı
aşağı-yukarı hareketlerle sallayarak, bazen de iki hareketin karışımı gibi
birkaç metre çekip birkaç metreyi de hem çekerek hem de kamışı sallayarak
yapıyoruz.
Bu hareketleri ne çok hızlı ne de çok yavaş yapmamamız gerekiyor. Çünkü çok
hızlı çekersek balık kendi bulunduğu ortamdan aynı hızda avımızın peşine
gelmeyebilir. Çok yavaş çekersek de tam tersi olup, halk arasında "yemi
koklatmak" dediğimiz durum olacağı için sonuç alamayabiliriz.
Burada dikkat etmemiz gereken bir diğer önemli husus ise balığın ilk darbesini
hissettiğimiz anda iğnenin tam oturması için takıma zarar vermeyecek bir güç
ile yukarıya doğru yüklenip, iğne damağının tam oturmasını sağlamamız
gerekmekte. Aksi takdirde avcı balıkların bir çoğunun ağız yapısı sert olduğu
için balığı kaçırma ihtimalimiz olabilir.
İsterseniz birazda Jigging nerede ve nasıl yapılır, ondan bahsedelim.
Jiggingde en verimli bölgeler genellikle yamaç bölgeler,
otluk bölgeler ve çok sık şekilde iniş-çıkışlı olan ketirlik diye de
adlandırdığımız yerlerdir. Ayrıca düz bir zeminde ilerlerken sonarınızda
belirecek olan büyük bir taş görürseniz, onun çevresinde denemeyi ihmal
etmeyin.
Yamaç bölgede avlanırken akıntı, rüzgar sizi açıktan yamaca doğru sürüklüyorsa
jig daha geriden geleceği için taktırma ihtimaliniz oldukça yüksek olacaktır,
dikkat etmelisiniz.
Akya (Lichia amia) , Kuzu (Seriola dumurilli) özellikle bu yamaçları çok seven
iki ayrı balıktır ve avları çok heyecan vericidir. Jig'i kaptıktan sonra çılgın
bir güç ile ilk belirlediği yöne doğru uzaklaşmaya çalışır. Kalama ayarını iyi
yaptığınız takdirde bir süre sonra yavaşlamaya, hatta çektiğiniz zaman size
doğru gelmeye başlar. Dinlendiği zaman tekrar karşı koyacaktır. Kullandığınız
takımınız sağlam, ipiniz yeterli ise galip çıkan siz olursunuz.
Yamacın zirvesinde ya da düzlük bir alanda otla karışık bir
bölgeye girdiğinizde karşınıza Sinaritin (Dentex dentex) çıkma ihtimali çok
yüksektir. Ve sinaritin geldiğini anlamak çok kolaydır. Öncelikle sonarınızda
Akya ve Kuzu balığı gibi görmeniz mümkün olacaktır. Yakalandığı zaman ise o çok
sert vuruşlarından onun bir Sinarit olduğunu anlamanız mümkündür. Bazen tek,
bazen çift, bazen de küçük gruplar halinde gezerler. Eğer şansınız varsa jig
yapan birkaç avcı aynı anda balık alabilir.
En sürpriz av ise genellikle taş, kaya altında yaşayan Orfoz (Serranidae)
ailesinin üyeleridir. Sonarda görmeniz pek mümkün değildir. Ancak yaşadığı yeri
tahmin ederek avını yapmanız mümkün olacaktır. Genellikle avını taş, kaya
altında saklanarak beklediği için yemini almasıyla beraber tekrar oraya dönmek
ister. Jiginize binen ağırlığın bu aileden birisi olduğunu anladığınız zaman en
kısa sürede bütün riskleri göze alarak onu yaşadığı taştan uzaklaştırmanız
gerekir. Aksi takdirde taşın altına girdiği zaman çıkarmanız çok zor ya da
imkansız olacaktır.
Jig yaparken benim size özellikle tavsiye edeceğim konulardan birkaçını şöyle
sıralayabiliriz;
Güneşli, açık havada parlak ve canlı renkler, bulutlu havalarda ise fosfor ve
beyaz, açık sarı gibi renklerin ağırlıkta bulunduğu jigleri kullanmalısınız.
Özellikle 60m'den daha derine atacaksanız kesinlikle fosforlu olmasında fayda
var.
Akıntılı sularda ya da rüzgarın tekneyi sürüklediği
zamanlarda ahtapot şeklindeki jigleri mümkün olduğunca kullanmamalısınız. Çünkü
bu tarz jiglerin üzerinde birçok püskül olduğu için sürtünmeden dolayı inişleri
çok daha yavaş olur. Bu da sizin örneğin 40m'lik bir derinliğe 60m ip bırakarak
inmenize neden olabilir.
Jigging tekniği sadece tekneden değil aynı şekilde kıyıdan yapılabilen bir
avlanma şeklidir. Tek fark kıyıdan kullandığımız jig'lerde ağırlığın, tekneden
kullandıklarımıza nazaran daha az olmasıdır. Kıyıdan jig yapmak için ideal yerler
birden derinleşen kayaların üzeridir. Avlanma şekli yine teknedekinin
aynısıdır. Yanımızda uzun saplı bir kepçe bulundurmak, tutacağımız balığı almak
için bize çok fayda sağlayacaktır.
Genel Olarak Jigde Kullanacağımız Malzemelerin Özellikleri
Jig Kamışları
Genellikle farklı güçlerde oldukları için (12kg, 15kg, 18kg vb.) sertlikleri de çekerleriyle orantılıdır. Örneğin düşük çekerli bir kamış daha esnek, yüksek çekerli kamış ise daha sert olacaktır. Hangisinde daha iyi ritim yapacağınıza deneyerek karar vermenizde yarar vardır. Ben ilk başladığım dönemlerde yüksek çekerli bir kamış kullanmıştım. Fakat daha sonra kullandığım düşük çekerli kamışla daha az yorulduğumu fark ettim.
Makineler
Kesinlikle dikkat etmeniz gereken husus, jig makinelerinin standart makinelerdeki gibi geri dönüş ayarı yoktur. Kol gövdeye sadece ileri çevrilerek vidalanma şeklinde monte olur. Klasik makinelerde ise küçük bir düğme aracılığıyla kolu geriye de çevirme imkanımız olduğunu biliyorsunuz. Kolu geri dönebilen makineler, jig makineleri kadar güçlü olmadığı için ilk dönemlerde sorun yaşatmasalar da zamanla, birkaç büyük balıktan sonra dişlilerinden hasar göreceklerdir.
Örgü İpler
Özellikle 8 kat örgü olmasına dikkat edilmelidir. 0.40-0.45mm jigde ideal bir kalınlık olup, daha kalın olması halinde sürtünmenin artmasından dolayı iniş çıkışlarda yavaşlama söz konusu olacaktır. Bu da sizin gereksiz güç sarf etmenize neden olur.
Misina