Çipura Balığı Avcılığı ve Teknikleri
ÇİPURA BALIĞI AVI İÇİN ÖNERDİĞİMİZ MALZEMELER
ÇİPURA BALIĞI (Sparus auratus)
Çipura balığına tüm Akdeniz’de rastlanmakla birlikte doğu ve güney doğu Akdeniz
ülkelerinde, Kanarya Adaları'nda, İngiltere kıyılarında, Verde Burnu’nda ve
nadir olarak Karadeniz kıyılarında rastlanır. Genellikle tropikal, subtropikal
ve ılıman kuşaklarda yayılım gösteren çipura deniz fenogramlarının bulunduğu
kumlu–çamurlu ve çamurlu ortamlarda yaşamını sürdürür. Bunun yanı sıra nehir
ağızlarına ve lagüler bölgelere de girer.
Ülkemizde daha çok güney sahilleri ve Ege kıyılarında yayılım gösterir. 30-50
gram olanları ince lidaki, 100 gram olanları lidaki, 100-180 gram olanları kaba
lidaki, 200 gram ve üzeri ağırlıkta olanları da çipura olarak adlandırılır. 0-3
yaş arası çipuraların mide içerikleri incelendiğinde bu türün karnivor bir form
olduğu ve özellikle ergin bireylerin Crustacea ve Mollusca familyasına ait
türlerle beslendiği ortaya çıkmıştır. Sırt yüksekliği fazla olup lateralden
yassılaşmış simetrik bir yapıya sahiptir. Baş iri, burun küt ve ağız terminal
konumlu olup düzdür. Alt çenede dişler önde 4 adet kanin, arkada 4 sıra molar,
üst çenede ön tarafta 4 adet kanin, arkada ise 3 sıra molar şeklindedir. Üst
dudak, alt dudağa oranla daha kalın olup gözün başladığı noktanın paralelinde
biter. Gözler orta derecede gelişmiştir. Göz çukuru önündeki mesafe, göz
çapından en az iki kat daha uzundur. Gözler arasında V şeklinde yıldızsı bir
bant vardır.
Kuvvetli çenesiyle küçük kabukluları, balıkları ve diğer hayvanları kolayca
yiyen etçil bir balıktır. Yaz aylarında sığlarda, kış aylarında da 30–40 m.
derinliklerde yaşar. İki yaşın üzerindekiler daha da derinlere iner. Üreme
zamanları Ekim – Aralık aylarında olur ve 100–150.000 yumurta dökerler. Eti az
kılçıklı, sert, beyaz ve çok lezzetlidir. Izgarada pişirilmesi tercih edilir.
Ayrıca üretim kültürüne uygunluğu nedeniyle ekonomik değeri çok yüksektir.
Çipura balığı günümüzde Türkiye'de, Yunanistan'da, İsrail'de ve İspanya'da
başarılı olarak üretilir. Yıllar boyunca yapılan kontrolsuz avlanmalar sonucu
denizlerde sayısı cok azalmış ancak balık çiftliklerinde yetiştirilmektedir,
balık çiftliklerinde yetiştirilen balıkların boyutu daha büyük ama eti daha az
lezzetlidir.
Avcılığı
Çipura çok dikkatli ve tedirgin bir balıktır. Yeme hemen saldırmaz, iyice kontrol edip emin olduktan sonra küçük darbeler vurmaya başlar. Sanki oltaya küçük balık vuruyormuş hissi verir. Bu sırada takımı hiç oynatmadan beklemek gerekir. Darbeler sıklaşmaya ve şiddetli vuruşlar almaya başlayınca artık balığın oltada olduğu anlaşılır. Kısa ve sert bir tasma ile iğne damağa oturtulur ve boşluk vermeden çekilir. Çipura kenara alınana kadar kafa darbelerini kesmez. Kenara alınırken kepçe kullanılması tercih edilir. Eğer avlanılan noktada fazla gürültü yapılmaz ve ilk balık da sakince alınabilirse, sonraki balıkların yemi fazla yoklamadan ani vuruşlarla oltaya geldiği görülür. Çok kuvvetli bir çene yapısına sahiptir. Midye ve diğer deniz canlılarını rahatlıkla kırıp yer. Bunun için kullanılan iğnenin çelik dövme veya fazla büyük olmayan kalın yapılı olması gerekir. Misinayı kesmekten ziyade koparma ve iğneyi kırma olasılığının olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Avlanılan bölgede çupranın varlığı kesin olarak biliniyorsa yem olarak yengeç yavrusu kullanılmalıdır. Diğer balıklar bu yeme dokunamadığından meydan çipuraya kalacak ve şansınız artacaktır.
Sığ ve hafif akıntılı sularda zoka ile, derin sularda ise
sarkıtma olta ile avlanılır. Beden 0.40mm misinadan yapılır. Beden ucuna 1/0
fırdöndü bağlanır. 0.30mm misina ucuna kasa gözü düğümü yapılıp fırdöndünün
diğer gözüne takılır. Bir karış sonra 10cm'lik bir köstek eklenir. 15'cm ara
ile iki köstek daha eklenir. Üçüncü köstekten 25cm sonra 20cm uzunlukta bir
köstek daha eklenir. Bölge balığının iriliğine göre misina kalınlıkları
ayarlanmalıdır.
Kıyıdan avlanılan çipuranın normal de iki kere geçidi var biri iğdelerin çiçek
açtığı Mayıs ayıdır. İğdeler çiçek açtı ise kıyılar çipura dolar, oltacılar her
tarafı kaplar, bir de Ekim sonudur yine kıyıdan geçit zamanıdır ancak bu
zamanda çipura derin suda da av verir, sert poyraz veya lodos hava ile gelir ve
bir hafta konaklayabilecekleri gibi bir yada iki günde de sert bir hava ile
gidebilirler. Aslında fırtına ile gelip fırtına ile gidiyorlar.
İlkbahardaki geçit daha kısa sürmekle beraber genelde, akın 30 gün ve 45 gün
arası devam eder. Bu tarihlerde lidaki ve kaba lidaki olarak başlayacak Aralık
başlarında ise 2-3'ü bir kilodan tanesi 700-800gr'a kadar çipura olacaktır.
Geçitler süreli olmakla beraber kıyılarda her mevsim çipura yakalamak olasıdır,
ayrıca geçit bittikten sonrada tamamen bitmez bazen Şubat bazen Mart sonlarına
kadarda çipura tutulmaya devam edilir.
Derin Su Oltası
Derin suda mercan avlar gibi avlayabiliriz. Oltamızın mercan
oltasından farkı yoktur. 0.50mm anaç misina sonra fırdöndü ve ucuna 4 köstekli
0,35mm'lik takım 6-7 numara kancalı ve en altta kurşun. Kurşun
100-125-150-200gr olabilir derinliğe göre değiştirebiliriz ya da akıntıya göre.
Derin suda çipuranın vuruşu sanılanın aksine genelde çok hafiftir, yemi almış
gitmiş oluyor ve fark ettirmiyor. Onun için en ufak bir tıkırtıda oltayı birkaç
kulaç çekmeniz gerekir, birkaç kulaç çünkü oltayı ağzında tutmakta ve
bırakmamaktadır. Olta bu tasmalama anında genelde damağa veya dudaklara
geçmemiş olur ve çipura sizin çekiş hızınız ile aynı hızda bazen daha da hızlı
yukarıya doğru yüzmektedir. Bu an oltacıyı aldattığı andır oltada balık yok
dersiniz bir durup oltada balık var mı diye kontrol etmek istersiniz. Çipura
ağzını açar ve iğneyi bırakır.
Teknede Zokalı Olta İle Avcılığı
0.30mm veya 0.40mm kalınlıkta misinaya zoka fırdöndü arasına (30-40cm) beden bağlanarak yapılır. Yem olarak yengeç, mamun, sardalya dilimi kullanılır.
Kıyı Oltası