Levrek Balığı Avı ve Teknikleri
LEVREK BALIĞI (Dicentrarchus labrax)
Av yerinden yemine, av zamanına ve avlanma tekniğine kadar
deneyim isteyen bir balık olan levrek, son derece kıvrak ve kurnaz bir
balıktır. Levreğin av mevsimi her ne kadar mayıs ortası-eylül sonu olarak
tespit edilmişse de kasım, aralık, ocak ve şubat aylarında kısa akışlar yaptığı
için aralıklı olarak av verebilir.
Levrek Serranidae familyasından olup, bilimsel adı Dicentrarchus labrax’tır.
Avrupa levreği diye adlandırılır ve İngiltere sahillerinde, Kuzey Afrika,
Akdeniz, Ege, Marmara ve Karadeniz’de bulunur. Levreğin küçüklerine halk
ağzında "ispendek” adı verilir. Marmara ve Karadeniz’de 15 kiloyu bulan levrek
balıkları, Ege ve Akdeniz’de 20 kiloya kadar ulaşırlar. Ancak en lezzetli
olanları 1-2 kg. arasındakilerdir. Zaman zaman otuz-kırklık sürüler halinde
dolaşır ve üst üste av verebilirler. Çok sığ, kırmalık ve sazlık, kuytu, sessiz
yerlerde dolaşırlar. Kışın dibe yatıp oldukça hareketsiz bir halde dururlar.
Yunus balıklarının başlıca yemlerinden oldukları için açık sulardan kaçıp sığ
sahil sularında yaşamayı tercih ederler.
Füze şeklinde olan gövdesi yan taraflarından biraz basık olup derileri iri,
parlak, iyice yerleşmiş pullarla kaplıdır. Çok lezzetli olan levrek balığı
gerek ülkemizde ve gerekse Avrupa’da en makbul balıklar arasındadır. Levrek
yerli balıklar arasında sayılmakta ise de, bazı sürüler ilkbaharda Akdeniz’den
Marmara’ya, Marmara’ da bulunan bazı sürüler de Karadeniz’e çıkış yaparlar.
Sonbaharda da iniş aynı şekilde olur.
En sevdikleri yemler, ilarya, sardalya, ispari, pisi, gelincik, dil balığı,
yılan balığı yavrusu, aterina ve kraça gibi balıklar ile sübye, karides ve
çağanozdur.
Levreğin en fazla av verdiği saatler güneş çıkana kadar gün ağarırken ve güneş
batışından hemen sonradır.
Yoğun deniz trafiği, gemilerin yaptığı yakamoz, pervane gürültüleri zaten
hassas olan bu balığın İstanbul Boğazı’ndaki av yerlerinden uzaklaşmasına sebep
olmuştur. Ayrıca kıyılarımızda cahilce atılan dinamitler ve deniz kirlenmesi
levreğin azalmasına bir diğer sebep teşkil etmektedir. Dinamitle balık avlamak
bir av tekniği değil bir cinayettir. Bilinçsizce ve hırsla yapılan bu tür
hareketler sadece levreğin değil birçok balık türünün yok olmasına yol
açmıştır. Akdeniz ve Ege’mizin o güzel sahillerinde beş-on yıl önceki yerli
balıklar bu tür ilkel avlanma sonucu yok edilmiştir. Balıkçılıkta amaç yok
etmek değil, mevsiminde ve aşırı olmayan bir şekilde avlanmaktır. Dünyanın pek
az ülkesine nasip olan bu zenginliği bilmemiz, düşünmemiz, anlamamız ve
korumamız gerekir.
Levrek Balığının Avlanma Teknikleri
1. Dip sürütmesi
2. Uzun olta (yemli)
3. Uzun olta (kaşıkla, yapay yemle)
4. Levrek çaparisi
5. Bırakma oltası
6. Yemli takım
Dip Sürütmesiyle Levrek Avı
Levrek avında kullanılan klasik takım dip sürütmesidir. Kelebeğe
(mantara) 50 kulaç uzunluğunda 0.60 numara yeşil veya parlak sarı renkte misina
sarılır. Takımda kullanılacak misina balığın büyüklüğüne göre kalınlaştırılıp
inceltilebilir. Örneğin 5 kg’ın altında levrek balığı için 0.45 olta, 0.40 ek
beden, 0.35 beden kullanılabilir. Olta bölümünde kullandığımız 0.60’lık
misinanın ucuna 20mm’lik fırdöndü takılır. Fırdöndüden olta bölümüne doğru 2
karış mesafe alınarak misinaya 2gr ağırlığında çok küçük bir kıstırma sarılır
veya takılır. Av sırasında sular çırpıntılıysa bu kıstırma, bedenin dipli
gelmesine yardımcı olacaktır. Fırdöndünün boş halkasına ek beden olarak yarım
kulaç uzunluğunda 0.50 misina bağlanır ve bu misinaya 20mm’lik ikinci bir
fırdöndü takılır. Fırdöndünün diğer halkasına 4-5 kulaç uzunluğunda 0.45’lik
misinayla beden bağlanır. Bu bedenin ucuna da 2/0 - 3/0 veya 4/0 numara çelik,
parlak çıplak iğne bağlanır.
Sürütme takımında kullanılan başlıca yem karidestir. Canlı ve iri karides
kullanıldığında çok iyi sonuç alınır. Yem oltaya takılırken, karidesin baş ucu
ve yelpaze biçmindeki kuyruğu kopartılır. İğne karidesin kopartılan kuyruk
bölümünden baş bölümüne doğru yürütülür ve ucu ense kökünden çıkartılır.
İğnenin dışarda kalan ucu ikinci karidesin kuyruk bölümündeki ilk oynağın
ortasından geçirilir. Böylelikle iğneye çift karidesle yem takılmış olur.
Takımı hazırlayıp av yerine gelindiği zaman bir kişi takımı kullanır, diğeri
küreğe oturur. Burada en önemli husus sessizliktir. Levrek çok ürkek bir balık
olduğu için sandaldan veya küreklerden gelecek ses onu ürkütüp av mahallinden
uzaklaşmasına sebep olabilir. Seçilen av yeri çok sığ sulardır. Kürek üstünde
sandal hareket halindeyken olta 35 kulaç sayılarak yavaşça suya koyverilir.
Burada maharet yemin dibe erişmesini sağlayacak biçimde akıntıyı ayarlayabilmektir.
Kürekle çok ağır yolla gidilirken, oltayı kullanan kişi kürekteki arkadaşının
kürek hareketine paralel olarak oltayı yarım kulaç kadar hafifçe kendine doğru
çeker ve bırakır. Balık tutulduğu andan itibaren oltanın ustaca kullanılması,
telaş edilmemesi, yerinde kalama verilip, yerinde sandala doğru çekilmesi ve
hiçbir zaman boşluk verilmemesi lazımdır. Levreğin solungaç kapağı jilet gibi
keskindir. Bu yüzden oltaya boşluk verildiği takdirde balık, bedeni solungaç
kapağının altından geçirip kesecektir. Sandalın yanına kadar çekilen balık,
kepçe veya kakıçla içeri alınır. Levrek nadide ve görünümü çok güzel bir balık
olduğu için kakıçla zedelemektense, kepçeyle içeri alınması daha yerinde olur.
Çok taze olmak şartıyla aynı takıma sardalya, aterina, mürekkep balığı da yem
olarak takılabilir. Ayrıca çift karidesin iğneye diğer bir takılış şekli
vardır. Her iki karidesin de baş bölümündeki sivri uç koparılır. İğne baştan
kuyruğa doğru itilir ve kuyruk bölümünden çıkanlır, ayni işlem ikinci karidese
de yapılır ve iğnenin ucu kuyruğun üstündeki birinci bölümden çıkarılır. Her
iki şekli de denemekte fayda vardır.
Levrek Avı İçin Uzun Olta Çeşitleri
Lüfer avında kullanılan uzun olta takımının bir benzeri de
levrek ayında kullanılır. Balığın büyüklüğüne, suların akıntısına ve takılacak
yemlere göre levrek avında kullanılan uzun oltalarda değişir. 2 kg’ın altında
balık için şayet yem olarak karides kullanıyorsak ve akıntı hafifse aşağıda
belirttiğimiz tip takım tercih edilir. Av sırasında motor, sulara karşı yavaş
çalışır. 30 kulaç uzunluğundaki 0.50 parlak beyaz misina bir mantara
sarıldıktan sonra ucu 20mm’lik çok sağlam üçlü fırdöndünün üst halkasına
bağlanır. 2 karış uzunluğunda 0.60’lık parlak beyaz bir misina da aynı üçlü
fırdöndünün alt halkasına bağlanır. Bu misinanın ucuna takılacak iskandil için
bir kasa yapılır. Fırdöndünün yatay halkasına ise 4-5 kulaç uzunluğunda 0.40
sarı veya açık yeşil misinadan bir köstek takılır. Kösteğin ucuna da 4/0 numara
kısa saplı çelik bir iğne bağlanır. Karides canlı veya cansız olarak bu iğneye
kuyruk tarafından başa doğru itilerek döndürmek suretiyle takılır.
2-10kg arasında levrek için şayet yem olarak canlı gelincik, ispari, ilarya
veya yılanbalığı kullanıyorsak ve sularda kuvvetliyse takım daha değişiktir. Av
sırasında motor sulara karşı çalışır durumda ve akıştadır.
100 metre uzunluğundaki 0.70 parlak beyaz misina kelebeğe (mantara) sarılır.
7mm çapında çelik sustalı bir halkaya üç adet 30mm büyüklüğünde fırdöndü
geçirilir. Birinci fırdöndünün boş halkasına 3,5 kulaç uzunluğunda 0.60 numara
misina bağlanır. Bu misinanın ucuna 25mm’lik bir fırdöndü takılır. Fırdöndünün
boş halkasına 4,5 kulaç uzunluğunda 0.60 numara bir köstek, kösteğin ucunada
6/0 numara kısa saplı, çelik iğne bağlanır. İğneyede aşağıda belirtilen
usullerde yemler canlı veya cansız olarak takılır.
Çelik sustalı halkaya takılı üçüncü fırdöndünün boş halkasına 35cm uzunluğunda
0.70 numara misina bağlanır ve ucuna kasa yapılarak 1kg’lık bir iskandil
geçirilir.
Gündüz avcılığında ise yem yerine 4,5 kulaçlık kösteğe birbirine çelik halkayla
eldenmiş sadece birinin ucunda üçlü iğne olan 2 numara uzun, yaprak şeklinde
Fransız tipi kaşık bağlanır.
Levrek Çaparisi
Levrekiçin bir başka avlanma usulü de çaparidir. Levrek çaparisinde 0.40’lık on iki adet köstek kullanılır. Beden sarı veya yeşil renkte misinadan olup 0.60 numaradır. Köstek uzunlukları 35cm olup iğneye bağlanan uçlarına sarma düğüm (çift düğüm) yapılır. İğneler 8 numaradır. İğnelere horozun kırmızı ve beyaz renkte boyun tüylerinden beş adet veya kazın kınaya batırılarak parlak turuncuya boyanmış göğüs tüylerinden üç adet bağlanır. Köstekler, sağlı sollu puntolanmak suretiyle bedene tespit olunur. Kösteklerin birbirine olan mesafeleri 10cm‘dir. Olta 40 kulaç uzunluğundadır. Kullanılan iskandil ise sulara göre 120-160 gr. ağırlığındadır. Av yerine gelindiğinde 1 mil süratle giden motordan olta 35 kulaç salıverilir. Balık oltaya atladığında motor durdurulur ve olta yavaş yavaş çekilerek levrek tekneye kepçe yardımıyla alınır.
Bırakma Oltası
Levrek avında verimli sonuç verebilecek bir yöntemde bırakma
oltasıyla avlanmaktır. Bu tür av şekli amatör balıkçıya bırakmaları suya
koyverdikten sonra diğer bir av mahallinde avlanma fırsatı tanır. Amatör
balıkçı avını bitirdikten sonra levrek için bıraktığı oltaları toplar, kontrol
eder, balık tutulmuşsa tekneye alır, yem bozulmuşsa yemi tazeler. Gün veya gece
boyunca dört defa kontrol edip yeniden bırakabilir. Görüldüğü gibi bırakma
oltası levreğin kendi kendine yakalanmasını sağlar.
Takım şu şekilde hazırlanır;
Bu tür takımlar 1-1,5 kulacı geçmeyen kırmalık, taşlı ve sazlık kıyılarda
kullanıldığı için 40x40cm’lik ortası delik bir mantar veya köpük (streapor)
parçasına 0.80 kalınlığında misinayla sıkıca bağlanır. Suyun derinliği
ölçülerek misinaya 1,5 kulaçlık bir kalama verilip ucuna 1 kg ağırlığında
ortası delik yassı bir taş bağlanır.
Yine bu taşın deliğinden geçirilerek bağlanan 25 kulaç uzunluğunda 0.60 kalınlığında yeşil veya sarı renkteki bedenin ucuna 13mm'lik fırdöndü takılır. Fırdöndünün boş halkasına küçük çelik bir halka geçirilir, aynı halkaya içine fırdöndü gömülmüş 120-160 gr ağırlığında bir iskandil takılır. Yine aynı çelik halkaya bir fırdöndü daha takılarak, bunun boş halkasına 0.50 kalınlığında ve yarım kulaçlık yeşil veya sarı misina bağlanır. Misinanın diğer ucuna 13mm’lik bir fırdöndü takıldıktan sonra fırdöndünün boş halkasına 3,5 kulaç uzunluğunda 0.50 kalınlığında yine sarı veya yeşil renkte bir köstek takılır. Kösteğin ucuna da 5/0 veya 4/0 numara iğne bağlanır.
Kullanılacak yemler ise canlı olmak şartıyla ispari, ilarya, yavru yılanbalığı,
gelincik veya iri karidestir. Levreğin geçiş yaptığı, yemlendiği av yeri tespit
edildikten sonra ucunda canlı yem olan köstek yavaşça suya koyverilir.
İskandilde yavaşça koyverilip dibi bulduktan sonra beden suya bırakılır ve
ardından taş dibi bulur. Suyun derinliğine göre olta mesafesi ayarlanıp taşa
bağlı misina dipten su yüzeyine dikey kalabilecek şekilde şamandıraya bağlanır
ve şamandıra da suya bırakılır. Oltayı bırakan kişiye kürekteki arkadaşı hafifçe
kürek çekerek yardım eder.
Bu şekilde hazırlanmış bırakma takımı uygun bir av mahalline gidilerek suya
bırakılır. Levrek son derece kurnaz bir balıktır. Ancak sığ suda iğneye
takılmış şaşkın şaşkın dolanmakta olan canlı yeme dayanamaz ve atlar. İşte bu
sırada ilk tasma ve iğnenin balığın ağzına batmasını sağlayan ağırlık kösteğe
bağlı iskandilden gelir. Daha sonra levrek sağa sola sert yüzüşler yapmaya
başlayınca 1 kiloluk taş ve ağırlığı onu yorar. Yeniden bırakmanın olduğu yere
gelindiğinde balık kayığa yavaşça kepçe yardımıyla alınır. Avlanma elle
yapılmadığı için levrek yakalanınca oltaya istediği kalamayı verdirtip misinayı
kulak arkasına atarak jilet gibi keskin solungaç kapaklarıyla kesebilir.
Levrek Avı (At çek Yöntemi - Spinnig)
Avcı bir balık olan levrek, kolay bir av olmamakla birlikte
balıkların en kurnazlarındandır. Levrek bulunduğu yerde etrafı gözetir, hatta
suyun dışını bile kontrol eder. Avlanmak için ağırlıklı olarak kayalık ve biraz
dalgalı bölgeleri tercih eder. Bunun dışında levrek için kefal yavrusu,
kesinlikle hayır diyemeyeceği avlar arasındadır. Tüm yavru balıkları rahatlıkla
avlayabilen levrek, kefal yavrusunu özellikle tercih eder. Kefalin dışında ise
ispari, izmarit ve horozbina balığı levreğin balık tercihleri arasındadır.
Levrek, kayalık ve dalgalı bölgelere genellikle sabah gün doğarken ya da akşam
gün batarken avlamak için gelir. Bazı durumlarda kum ve sakin olan denizlere de
gelebilir. Özellikle tatlı suyun denize karıştığı bölgelerde levrek bulunabilir.
Levrek fareye kesinlikle hayır diyemez. Hatta lağım faresi levreğin
dayanamadığı avlar arasındadır. Bu nedenle tatlı suyun denize karıştığı yerleri
tercih eder.
Levrek yakalama yöntemleri arasında en etkili olanı ise Rapala’dır. Rapala
sahte bir balık olup, şekil olarak canlı balığa benzemekle birlikte, denizde
yüzerken hem gerçek balık hareketleri yapmakta hem de ses çıkarmaktadır. Levrek
meraklı bir balık olduğu için denizde çıkan sesi duyunca hemen yanına gelmek
isteyecektir. Ama yanına gelmiş olması hemen yeme atlayacağı anlamına gelmez.
Öncelikle sesi bulduktan sonra biraz izleyecektir. Daha sonra merak ettiği için
temkinli bir şekilde yanına yaklaşır. Burada önemli olan levreğe hiçbir şekilde
kendinizi hissettirmemeniz gerektiğidir. Kayalık bir yerde avlanıyorsanız
mutlaka kayanın üzerine çıkıp suya girmeden rapalayı atmak gerekir. Eğer bir
şekilde suya girmek gerekiyorsa suyun içinde çok fazla hareket yapılmamalıdır.
Yemli Takım (Surf Fishing)