Tarança Balığı Avı ve Teknikleri
TRANÇA BALIĞI (Dentex gibbosus)
Mercan ailesinin sularımızdaki en büyük örneğidir. Ege ve Akdeniz'e özgü türdür
Marmara ve Karadeniz de bulunmaz dense yeridir. Yaşam alanı çoğunlukla 20-50m
sular olamakla beraber 200m'ye kadar taş ve kayalık dip yapısında yaşarlar.
Yaşlı bireylerde anten düşerek balığın baş kısmında çıkıntı oluştuğu
gözlemlenmiştir. Çoğunlukla kabuklular, kafadan bacaklılar ve küçük balıklar
ile beslenirler. Trança, antenli mercan, altın kaş yerel isimleri ile de bilinir.
Yabancıların da iyi bildikleri bu balığa bluespotted seabream (İng.),
bluepointed porgy, goldenhead porgy (ABD), stiktofagri (Yun.) isimlerini
vermişlerdir. Rengi sırt ve yanlarda pembe, karında beyazdır. Vücudunda genelde
karnın üst tarafında kalmak kaydı ile sırttan kuyruğa doğru mavi benekler
bulunur. Kafası büyük gözleri iridir. Ağzı küçük, çeneleri çok kuvvetlidir.
Erkeklerin başında bir tümsek bulunur. Yüzgeçleri çok gelişmiştir ve vücudu ile
aynı renktedir. Sırt yüzgecinin üçüncü, dördüncü ve beşinci ışınları uzamış
balığa antenli mercan denmesine neden olmuştur. Yan yüzgeci büyük ve oyukludur.
Göçmen balıktır yaşadığı tüm sularda göçler yapar. Yazları havanın ısınması ile
Ege sahillerinde görülürken kışın hava serinleyince güneye Kuzey Afrika
kıyılarına sokulur. Üremeleri hariç genelde derin sularda bulunurlar
yetişkinlere 200m derinlikler de sık rastlanırken gençleri daha sığlıklarda
bulunur. Genelde kayalık, taşlık gibi sert zeminli diplerde bulunur. Herşey yiyicidir,
eklembacaklıları severek yer bu arada küçük balıklarda menüsünde bulunur. İki
yaşında cinsel olgunluğa erişirler, hermafrodittirler. İri balıktır 1 metre ve
daha fazla büyür 10 kiloluklarına sık rastlanır. Türkiye sularında 20-25
kiloluklarından da bahsedilmektedir. Eti çok lezzetlidir. Trança şiş Ege'nin
meşhur yemeklerindendir, gözü bile lezzetlidir ve emerek yenilmektedir. Sayıca
az olduğundan ekonomik değeri ülkemizde daha çok yöreseldir.
Mercan ailesinden ve fangri ile aynı türdendir. Sıcak ve ılık denizlerin 20-25m
derinlerinde yosun ve bitki örtülü kumluk veya taşlıklarda tek başlarına yaşar.
Kış aylarında 150-200m derinlere iner. Kuvvetli çenesi ve dişleriyle her türlü
kabukluyu kırıp yiyebilir. Hem erkek, hem de dişi karakteri gösterir. Yaz
aylarında üreme yapar. Geçmişte aşırı avlanılması, neslini çok azaltmıştır.
Trança mercan ailesinde sinarite yakın, sinarite akraba bir türdür. O da 20kg
üzerine büyüyebilecek kapasitede bir balıktır. Ülkemiz sularında sinaritle
kıyaslandığında oldukça nadirdir. Bunun en büyük nedeni küçükken sıradan
mercanlarla karıştırılarak büyük kıyıma uğramasındandır. Özellikle küçüklerine
sırt yüzgeçlerinin ön iki ışını diğer ışınlarından oldukça uzun olduğundan
antenli mercanla karıştırılır. Trança büyüdükçe bu anten diye ifade edilen uzun
ışınlarını kırar, köreltir. Amator balıkçımız trançayı küçükken tanımakta çok
büyük zorluk içersindedir.
Trança amatör balıkçılık açısından trofe değeri sinaritten bile daha büyük,
muhteşem bir avdır. Amatör balıkçılığımızın geleceği, amatör balıkçılarımızın
trofe balıkçılığa özendirilmesi açısından trançanın büyümesine önem verilmesi
ve bu nadide balığın ülkemiz sularında iri, verimli avlanabilmesine yatırım
yapılması sinaritten bile çok daha önem arzeder.
Bu balığın tebliğlerde adının bile geçmeden, diğer balıklar sınıfına sokulması
anlaşılmaz bir yanlışlıktır.
Kişi başına günde min 40cm'den aşağı olmamak kaydıyla, günde 1 tane alıkoymaya
izin vererek tebliğ kapsamına girmesinde amatör balıkçılığımıza yatırım ve
sürdürülebilir balıkçılık açısından büyük önem vardır. Trança toplumumuza önemi
anlatılıp, küçüklerinin zarar vermeden salınması mentalitesinin topluma acilen
verilmesi gereken çok nadide bir balık ve avdır.
Trança kuvvetli bir çeneye sahip güçlü bir balıktır. 50m ve civarı sularda
oltaya takıldığında göstereceği direnme tüylerinizi diken diken edecektir. Avı
amatörler arasında çok yaygın olmamakla birlikte çok zevklidir.
Nerelerde Bulunur
Taşlık, kayalık derin sularda yaşar. Nadiren kıyılara yaklaşırlar.
Beslenmesi Ve Yemleri
Sardalya, kolyoz, sübye, kalamar, ahtapot, iri karides trançanın sevdiği
yemlerdir. 7-8cm boyunda olan yemler bütün olarak, daha büyükler ise yaklaşık
olarak bu boyda kesilerek kullanılır. Sübye ve kalamar da küçükse bütün olarak,
büyükse sadece kafası bütün olarak, gövdesi ise yaprak yem şeklinde kesilip yem
olarak kullanılır. Fazla derin olmayan sularda ise yaprak yem olarak kesilmiş
balıklar kullanılır.
Avcılığı
Sığ sularda avlanıyorsanız zorlu bir direnişle
karşılaştığınızda, bedene takmak için yanınızda bir şamandıra bulundurmanızda
fayda vardır. Takımı kesmekten ziyade koparır. Bunun için sağlam ve kalın
kesitli malzemeler kullanmak gerekir. Bağlantı noktalarındaki düğüm katları
sağlam olmalıdır.
Beden 0.70mm, ek bedenler 0.60mm ve köstekler için 0.50mm misina kullanmak
gerekir. Bedenden sonra 4cm'lik sağlam bir fırdöndü takılır. Fırdöndünün diğer
gözüne 25cm'lik bir kolçak yapılıp koçağın diğer tarafınada sağlam bir üçlü
fırdöndü bağlanır. Daha sonra 60cm'lik ek bedenler ile aynı şekilde iki tane
daha üçlü fırdöndü eklenir. Üçüncü üçlü fırdöndünün alt ucuna 0.35mm misinadan
60cm'lik bir ek beden ile 100gr civarında bir kurşun bağlanır. Üç adet üçlü
fırdöndünün orta ucuna 35cm'lik köstekler bağlanır. Kösteklerin ucunda 2310
model 4-7 numara iğne bağlanmış olmalıdır.
Jigging
Trançanın bir diğer avcılığı da jigging ile yapılır. Ege ve Akdeniz'de
derinliği 50m civarlarında olan taşlık, yarbaşı gibi alanlarda öncelikle
kalamar-ahtapot benzeri jigler ardından 10-20cm arası jigler tercih
edilmelidir. Çeker değeri 40lb'den az olmamak kaydıyla ana bedende ip
kullanılmalıdır. Trança hava kesesine sahip bir balık olduğundan ilk 10m dipten
kalktıktan sonra hava kesesi şişerek gelişi kolaylaşacaktır. Balık tekneye
yanaşınca mutlaka kakıç veya kepçe kullanılmalıdır.
Türkiye sularından jigging ile trança avı: